• bozcaada belediyesi tiny house evlerin adaya geçişini yasaklaması olayı. bu tiny house diye adlandırılan şey aslında bir karavan. o2 belgeli, ruhsatlı bir karavan. nasıl oluyor da ruhsatı olan bir aracın adaya girmesini yasaklıyorlar?

    sadece adaya girmesini de değil aynı zamanda adada özel araziler içinde de konumlandırılmasını yasaklamışlar. pardon? yani diyelim ki adada araziniz var ve bu arazinizde de ruhsatılı, o2 belgeli bir tiny house'a sahipsiniz ve alınan bu kararla artık karavanınızı kendi özel mülkünüzde barındıramıyorsunuz.

    bu nasıl bir karar? bu alınan kararın hukukda nasıl yeri olabiliyor? mülkiyet hakkı bozcaada belediyesinin verdiği bir hak mı ki de bunlar mülkiyet hakkına kafalarına göre yasak getirebiliyor?

    adamlar adayı kafalarına göre istediklerine açıp kapatıyor. sanki ayrı bir ülke.
    ---
    “belediye meclisi’nin 9 nisan’da yapılan toplantısında alınan karara göre ilçe genelinde ‘tiny house’ adı verilen, trafik tescilli plakası olmasına rağmen aslında tamamen konaklama amacıyla kullanılan yapıların özel araziler içinde ve tüm ada sathında konuşlandırılması yasaklanmıştır. ayrıca bu karar resmi bir yazı ile deniz ulaşımımızı sağlayan gestaş’a iletilerek, tıpkı daha önceden alınan meclis kararında belirtilen konteynerler gibi 'tiny house'ların da adaya geçişlerinin engellenmesi istenecektir. "altında tekerlek olan konaklama ünitelerinin, yasalardaki boşluklardan kaynaklanarak bir araçmış gibi adamızda konaklama amacı ile kullanımları ayrıca çok muhtemeldir ki önümüzdeki süreçte kiralama yoluyla bir işletme mantığı ile değerlendirmelerinin önüne geçmemiz gerektiğini düşünüyorum". eminim ki tüm ada halkı da aldığımız bu kararı destekleyecektir”
    ---

    kaynak: https://www.hurriyet.com.tr/…-eve-izin-yok-41795572

    edit: bu kararı savunanlara, iyi olmuş diyenlere, altta @tissot isimli yazar çok güzel bir cevap yazmış. "bu karara bayılanlar, başka başlıklar altında müteahhitlere de küfür ederler. her boktan eksiktirler, maksatları biz eksik kaldık herkes eksik kalsındır.

    zeka seviyeleri; anayasa ile güvence altına alınan mülkiyet hakkını ve en temel insani hak olan barınma hakkının ne olduğunu anlayacak seviyede değildir." bunca entry'i okuduktan sonra birebir benim düşüncelerimi de içeriği için kendisinin entry'sinin oolduğu gibi direkt ekledim.
  • bozcaada da yaşıyor olsam güzel karar. ama yaşamıyorum. o2 karavanım var mı o da yok.
  • "ama o karavaan" diyerek, imarsız izinsiz kaçak evleri arazilerine konduramayanları üzmüş karar

    ps: bu küçük evleri otelcilik adı altında geceliği 1500 liradan kaktırmaya çalışanları ise kahretmişe benziyor.
  • doğru ve yerinde bir karar. çünkü fakirler ölsün.
  • mülkiyet hakkı anayasada düzenlenmiş temel hak ve hüriiyetlerdendir.. yasalara uygun olarak arazisinde karavan niteliğinde ruhsatlı bir araca izin vermemek ,bu hakkın kullanımın sınırlaması olur. bunu belediye kararı ile yapamazlar. kanunla ya da kanun verdiği yetkiyle yapabilirler. tahminimce dava açılırsa sıkıntı yaşarlar. belki yürütmeyi durdurma bile verebilirler. özünde haklı bile olsalar , hukuka aykırı gibi gözüküyor. türk yargısı karar verecektir.

    şuna benzer uygulamalar yapabilirler ;
    adada karavan ya da benzeri araçların sadece belli dönemlerde adaya girişine izin verebilirler .bu arada her giriş çıkışta da sorun yaratırlar. tiny house nasıl deniz yoluyla taşınıyor görmek isterdim.
    işletme ruhsatı zaten vermezler.
    motoru olmayan , belli ağrılık ve boyutlarda karavan niteliğinde araçların girişinde fahiş bir ücretlendirme yapılabilir. hiçbiri etik olmaz ama olabilir.
    galiba ata demirer adada bir tiny house sahibi. süreci onunla takip ederiz gibi.
  • adadaki otel, pansiyon gibi yerleri dusunme amacli gibi duran yasak.
  • çevre için değil oteller için alınmış bir karardır.
  • şu andaki kanun ve mevzuata göre yasal bir karar mıdır tartışılır. ancak yakın zamanda tiny house'ların mevcut "serbestisine" bir kısıtlama gelmesi hiç şaşırtıcı olmaz.

    bu tiny house'ların ve onlardan oluşan "köylerin" imar izni olmayan arazilere kondurulduğu, hatta en büyük avantajlarının bu olduğu ortada. ayrıca bu yapıların otel mantığı ile kiralandığı da bilinen bir gerçek. bu durumda tiny house'un karşısına haksız rekabete uğradığına inanan(!) bir otel lobisini alması, henüz almadıysa o da, kaçınılmaz. zaten bozcaada'da alınan kararın arkasında da bunun olduğunu düşünüyorum.

    ikinci olarak, bu yapılar kendilerini taşıt statüsünde gösteriyorlar ancak trafik ruhsatı ve tekerlek sahibi olmak, yakın zamanda gelecek bir düzenleme ile bu sınıflandırmaya girmeye yetmeyebilir. devletimiz eğer bu evlerin yaygınlaştığını ve yeterince vergilendiremediğini düşünürse, ki bu olacak, çok sık duyduğumuz şekilde avrupa'da da örneği olan bir düzenleme ile (örneğin danimarka'da aynı yerde 6 haftadan fazla sabit duran bir araç artık konut olarak değerlendiriliyor) ek vergilendirme getirecektir.

    üçüncüsü yasallık konusu. imar izni olmayan durumlarda, 75m2 geçmemek şartıyla arazinin sadece %5'i kadar bir alanı konut olarak değerlendirme hakkınız var. "tiny house village" halindeki alanların bir kısmının buna uymadığı aşikar. ikinci maddede saydığım düzenleme geldiğinde, ek vergi bile durumu kurtarmaya yetmeyebilir.

    son olarak, konuya objektif bakmaya çalıştığımda tiny house'un her yeni icat gibi "yasal bir boşluktan" faydalandığı sonucuna varıyorum. 30-40m2'lik, bazen 2 katlı konutların kendilerini "araç" olarak gösterip konutların dahil olduğu kısıtlama ve yükümlülüklerden sıyrılması çok da adil değil. bazı sit alanlarının bu yapılar sayesinde pratikte imara açıldığını inkar edemeyiz.

    dolayısı ile bozcaada belediyesi'nin uygulaması, henüz kanunda karşılığı olup olmadığı tartışmalı olsa da (hatta tartışmalı bile değil, yok), muhtemelen yakın zamanda gelecek düzenlemelerin habercisi.
  • bir tane karavan aldı diye, 300-400 m2 arsa aldı diye gittiği yerin kralı sanıyor bizim insanımız kendini.

    sonuna kadar haklı bir uygulama.
  • tiny house olayinin cogu ulkede standartlari var. özellikle avustralya ve yeni zelanda'da emlak piyasasinin pahaliligi nedeniyle ön plandalar, arastirip kolayca bulabilirsiniz.

    bu kararin hem iyi hem de kötu yanlari var. eger bir "tiny house" gerekli regulasyonlari yerine getiriyorsa ki bunlar; azami agirlik, yola cikabilecek boyutlarda olmasi, guvenlik önlemlerinin alinmis olmasi (elektrik, gaz konusunda guvenlik aciginin bulunmamasi, yetkili kisiler tarafindan bu donanimlarin tamamlanmasi) gibi (ki burada en önemli konulardan biri bu evin gercekten tiny house olmasi ve tasinabilir olmasidir) o zaman sahipleri istedikleri yere (kendi arazileri, karavan kamplari gibi izin verilen yerlere) park edebilir. fakat bu türkiye'de malesef pek cok baska alanda oldugu gibi duzgunce islemeyecektir.

    tiny house konseptini karavan gibi kullanmayip evi bir yere oturtursaniz, yukarida bahsettigim ulkelerdeki gibi daha cok kurala uymalisiniz. kanalizasyon ve su sistemlerine baglanti, elektrik baglantisi vesaire gibi. ve bu evin bircok yönetmelige uygun olmasi lazim.

    yani bu karar tiny house'u illegal bir ev gibi kullananlar icin iyi, her seyi off-the grid (kendi kendine yeten, yagmur suyu aritan, gunes enerjisini elektrik icin kullanan, kanalizasyon baglantisi gerekmeyen evler -kisaca, yolda giderken dahi her seyini kendi saglayan evler-) prensibine uyan ve birkac hafta tatil yapmak isteyen kisiler icin kötu.

    bunun cözumu ise (tiny house movement her ulkede yayginlastigi icin) bu evler gecekondu gibi kullanilmaya baslanmadan önce gerekli yasalari hazirlamaktir. umarim bu akimin ana amacindan uzaklasmadan (kendi kendine yeten ve doga dostu yasam) bu yönetmelikler yururluge girer ve kimse buradan haksiz bir kazanc saglamaz.
hesabın var mı? giriş yap