hesabın var mı? giriş yap

  • bir nevi problem of evil'dir. ikisinde de tanrı'nın klasik üç özelliği olan omniscience(sonsuz bilgi sahibi olma),omnibenevolence(sonsuz iyilik sahibi olma) ve omnipotence(sonsuz güce sahip olma)'e diss atılır.

    sokrates ile euthyphro adliyenin önünde karşılaşırlar. sokrates malum davası için ordayken euthyphro ise babasına karşı cinayet suçlaması getirmek için oradadır. sokrates buna çok şaşırıp neden kendi babasını mahkum ettirdiğini sorduğunda eutyhphro bunun tanrıların emrettiği doğru davranış olduğunu söyler. bunun üzerine sokrates soruyu sorar: bir şey tanrı(lar) onu emrettiği için mi iyidir, yoksa o şey iyi olduğu için mi tanrı(lar) onu emretmiştir?

    eğer bir davranış tanrı onu emrettiği için iyiyse iyi kavramının içi boştur, zira bir şeyin iyi olup olmaması tanrının iki dudağının arasındadır. bunu kabul etmek tanrının tecavüze veya cinayete iyi bir davranış demesi sonucu bunun iyi olabileceğini kabul etmek anlamına gelir. eğer bir davranış iyi olduğu için tanrı tarafından emrediliyorsa da o zaman tanrıdan bağımsız, hatta tanrının bağımlı olduğu bir güç bu iyiliği belirlemektedir. o zaman aynı soruyu bu tanrının üzerindeki güç için sormak gerekir ve bu sonsuza kadar gider.

    bu ikileme tatmin edici bir cevap, 2018 yılında en azından benim bildiğim kadarıyla hala verilebilmiş değildir, verilebilecek gibi de gözükmemektedir. ateistler neden adam öldürmüyor ki allah'a inanmıyorlar nasılsa ehehue diyen arkadaşların kafasında vura vura anlatılmalıdır.

  • uçaklarda basınçlandırılan bölgeler; kabin, kargolar, e/e kompartmanı ve pressure bulkhead (kuyruk konisi). bu bölgelerde normal şartlarda basınçsızlıktan ölmezsiniz. ama iniş takımı yuvasına saklanıp bir yere kaçak gideyim derseniz, gidemezsiniz. hem basınçsız kalacağınız için belli bir irtifadan sonra nefessizlikten veya soğuktan ölmeniz kesindir.

    haberde uçak modeli belirtilmiyor. thy'nin filosundaki uçak modellerini düşündüğümde, boeing 737'ler hariç diğer bütün uçak tiplerinin kargo kapıları aktüatörlü. yani bu ne demek oluyor. kapılar bir hidroliki aktüatörle elektriki olarak kapatılıyor. bu da kargo kapısının kapatılmasının iki üç dakka kadar bi zaman alması demek.
    boeing 737 uçaklarının kargo kapıları ise, mekaniki olarak kapatılıyor. yani kargo kapısını handle'ından kendinize doğru çekip, kapıyı lap diye kapatabiliyorsunuz. kapıyı kapatmanız en fazla 2 saniye falan sürer.
    normal şartlarda habere konu olan arkadaş eğer kargo kapısı aktüatörlü olan bir kargonun içinde olsaydı, kapı kapanana kadar olayı farkeder ve sesini arkadaşlarına duyururdu diye tahmin ediyorum. ayrıca kapı kapanırken de bu kapıdaki aktüatörün çıkardığı bir ses var. içerideki kişi kapının kapanacağını buradan da anlayabilir.

    kargoların sıcaklığına gelirsek, öncelikle benim emin olduğum boeing 777 ve boeing 787 kargolarının ısıtılıyor olduğu. tabi uçak kargosunda set edilen sıcaklık değeri kabindeki kadar yüksek değil. kabin sıcaklığı 18 - 30 santigrat derece arasında değişirken, uçakların kargolarının sıcaklığı 4 ile 21 santigrat derece arasında ayarlanıyor.
    görsel

    airbus uçaklarında çalışmadığım için, o uçak modellerinin kargo ısıtma sistemleri hakkında bir şey demeyeceğim. ama onlarında kargolarının ısıtıldığını düşünüyorum.
    boeing 737 uçaklarının kargolarının ısıtılıp, ısıtılmaması konusunda emin olamadım ama -25 derece bana biraz abartı gibi geldi. çünkü bu kargolarda canlı hayvan taşındığı da oluyor. bunun haricinde kargo panellerinin altından uçakların su sisteminin boruları geçiyor. o bölge bu kadar soğuk olsaydı eğer, bu su boruları patlardı diye tahmin ediyorum. onun için uçakların kargo kompartmanı normal kabine göre soğuk olsa da, buradaki sıcaklığın 0 derecenin çok çok altında olmayacağını düşünüyorum.

    ilave bilgi: uçaklarda kaçak ama konforlu bir şekilde gidilebilecek yer; ne kargo, ne avyonik bay, ne kuyruk konisi (kuyruk konisinde hiç ısıtma yok, burada soğuktan kesin ölürsünüz).
    özellikle boeing 777 uçaklarında hem basınçlanan, hem de kabin sıcaklığında olan ve içi de çok ama çok geniş olan bir yer daha var. ve bu yerde sizi kimse bulamaz. tabi uçağa, daha doğrusu havalimınına bu şekilde yani elinizi kolunuzu sallayarak giremeyeceğiniz için bu yerin bir önemi yok. neyse bu yer bende saklı kalsın ;)

  • ingiliz muhipçisi yobazların,
    etnik bölücü maşaların,
    karaktersiz tarikatçıların,
    seyit rızacı hainlerin,
    said-i nursici irin yuvalarının ve bilimum hainin 92 yıldır hazmedemediği söz.

    bu kapsamda türkiye cumhuriyeti devleti'nin kuyusunu kazmak için yobaz yobazlığına, bölücü maşalığına devam ediyor.

    ama sinsice devam ediyorlar, hiçbirinde bu cümleyi kurandaki yürek yok.

  • lan oha artık nereden kulp takacağınızı şaşırdınız be.

    adam "kadının elinin değdiği her şey güzel olur" diye mis gibi slogan yapıyor, değneğin biri de çıkıp buna "cinsiyetçi hede hödö" diyor. yok artık lan.

    ona bakarsan "dünya kadınlar günü" diye kadınlara ayrı gün kutlamak da kadınları ötekileştirmek değil de nedir, hadi bakalım.

  • (bkz: buyrun benim)

    yaptığım yanlış seçimlermiş de falan ahahaha

    herkesi kendiniz gibi başkalarının varlığına bağımlı ve/veya amsalak tiplerden sanmasanız hayatınız daha güzel olacak aslında ama neyse...