psikologa para vermemek için en iyi aktivite

• kim kime para veriyor bilmem de en az maliyetle en yüksek verimin tüyolarını veriyorum şimdi.
  ilk tatil gününde mis gibi uyuyup yatakta döne döne uyanıyorsun. güzelce kahvaltını yapıyorsun, ardından dişlerini fırçalıyorsun, duşunu alıyorsun. daha sonra en sevimli pijamalarını giyiyorsun. ardından varsa gramofonundan, yoksa müzik çalarından en sevdiğin neşeli şarkılar listeni açıyorsun. peş peşe ruhunu okşayan ezgileri dinliyorsun. sonra en sevdiğin ama hüzünlü olmayan, mutlu eden filmlerden birini açıp izliyorsun en sevdiğin içecek veya patlamış mısır eşliğinde. ardından güzelce cicilerini giyinip süsleniyorsun, en beğendiğin takıları, tokaları, şapkayı veya eldivenleri takıyorsun. yaşadığın bölgede deniz varsa sahile iniyorsun, biraz dolaşıyorsun enfes deniz kokusunu içine çekerek. etrafta gördüğün kâğıt helvacı veya pamuk şekerciden hangisini seviyorsan onu alıyorsun. gözüne kestirdiğin banka veya kamelyaya oturup masmavi denizi ve üzerinde usul usul hareket eden gemileri izlerken pamuk şekerini yiyorsun. ardından yaşadığın yerdeki en güzel manzaralı lünaparkı buluyorsun, oraya gidiyorsun, tam kiremit rengi akşam kızıllığında o renkli dönme dolapa biniyorsun. en tepedesin ve tüm şehir ışıl ışıl ayaklarının altında. ufukta kiremit rengi bulutların portakal renkli güneşe buluşmasını ve meşk etmesini izleyip mest oluyorsun. tabii bi de o büyüleyici anın hatıra fotoğrafını çekiyorsun. işte en düşük maliyetle en yüksek terapi. bunu arada bi tekrarla, iyi gelir..