458 entry daha
  • adam demiş allah uzun ömür versin. bildiğin beddua etmiş. olm manyak mısınız? ölsün gitsin bir an önce. bunlar daha iyi günleri bile. yarın öbür gün ne hallere düşecek. filmlerdeki gibi hatırlayın adamı.
  • hayatının 40 yıldan fazlasını, dünyanın en ünlü, en çok kazanan ve en sevilen yıldızlarından biri olarak geçirdi.

    mega starlığın getirdiği sürekli mercek altında olma, attığı adım haber olma durumuna göre, öyle skandal sayılabilecek, insanları irite eden hiçbir vukuatını duymadık.

    hollywood'daki me too fırtınasında, adı hiçbir şekilde, hiçbir sektör çalışanı tarafından anılmayan tek tük stardan biriydi. kadın partnerleri ve sektör çalışanları tarafından, her zaman, sevgi, saygı ve övgüyle anıldı.

    anlaşmazlık yaşadığı, kavgalı olduğu insanlar elbette oldu. kevin smith, sylvester stallone gibi, birlikte çalıştığı ve zamanında arkadaş olduğu kişiler, medyada kendisi hakkında ağzına geleni söylerken, kendisinden, onlar hakkında öyle kırıcı, aşağılayıcı, medyaya malzeme verecek hiçbir yorum duymadık. zaten sonrasında kendileri de “aslında bir sorunumuz yok, yanlış anlaşılmalar oldu, söylememem gereken şeyler söyledim” vs minvalinde şeyler söyleyerek hakkını teslim ettiler.

    11 eylül sonrasında öfkeyle militarist ve savunmacı cumhuriyetçi politikaları desteklese de hiçbir zaman öyle klasik bir redneck olmadı. hatta trump'ın ilk seçim kampanyasında, kendisine karşı olan ve aptallıklarıyla dalga geçen ünlülerden biriydi.

    onlarca yıllık zirvedeki kariyeri, birlikte çalıştığı, samuel jackson'dan haley joel osment'a, milla jovovich'ten, michael clark dunkan'a, john travolta'dan quentin tarantino'ya, brad pitt'den night shyamalan'a, kendisini çok sevdiklerini ve hollywood'da alışılmışın aksine, kariyerlerini ileri taşıma konusunda çok desteğini gördüklerini söyleyen dostlarıyla doluydu.

    eski eşi demi moore ve 16 yıllık eşi emma heming'in, hem sağlığında, hem de hastalığı sürecinde gördüğümüz kadarıyla, sevgi ve şefkatle üstüne titrediği, beş kızıyla da her zaman çok sağlıklı ve güzel bir baba kız ilişkisi yaşadığı bir adam oldu.

    65 yaşından sonra gerçekten berbat bir hastalığa yakalandı. hatta kariyerine bakınca, öyle sanıyorum ki aslında 2010'lardan beri bu hastalıkla mücadele ediyordu ama bu durumu artık oyunculuk yapamaz hale gelene kadar gizli tutuldu.

    ama ne yapacaksın işte, yaşlılık böyle bir şey. yeter ki ömrünü doldurduğunda, iyi anılacak bir isim bırak.

    böyle bakınca, bence bu adamın hayatından drama çıkmaz. bu hayata ancak gıpta edilir.
  • çok da genç aslında bu haller için. gerçekten üzücü bir kader oldu. tabii ki mavi ay ile tanıdık. maddy ile aralarındaki örtülü cinsel gerilim çocukluk çağımızın süper erotik hikayesiydi. bir seferinde maddy ile iddiaya girmişti. "kazanırsam seninle sevişirim.” demişti. maddy “ben kazanırsam ne olacak?” diye sorunca da “sen benimle sevişirsin.” demişti. vay be… üstün zeka. sonra sinema kariyeri daha da görkemli oldu. her türlü filmde de oynadı. güzel zamanlar yaşattı.
    hayyam “ey zaman, bilmez misin ettiğin kötülükleri? sana düşer azapların, tövbelerin beteri. alçakları besler, yoksulları ezer durursun: ya bunak bir ihtiyarsın, ya da eşeğin biri.” diye yazmış. alçaklarla yoksullar konusu bir yana, bizi böyle duvardan duvara çarpıp durmasına kıl oluyorum. o kadar gezegen var. yayıla yayıla sığardık evrene. bozup öldürme işi çok ağır bir plan olmuş gerçekten de… napalım, aynı yolun yolcusuyuz. ailesi de başında. bizden de hayır duası alıyor burada. yetinicez bunlarla el mecbur.
  • mavi ay dizisi netflixe gelse emin olun dünya çapında ilk 10 a girer.

    friends dizisini on yıllar sonra tekrar keşfeden yeni kuşak eminim bu diziye bayılır.

    en yakın zamanda 1 haftamı bruce willis haftası ilan edip ustayı saygıyla anacağım.
  • hakkında uzun uzun yazılmasını hakeden aktör. belki şimdi the sixth sense i yaşıyor, bunu düşününce tüylerim ürperiyor.

    mavi ay için ayrı bir entry döşerim lakin bruce willis, o kadar farklı noktadan dokunmuştur ki izleyici hayatımıza..

    bak şu konuşana'da bebeği seslendirmesini severim sanırım türünün ilk örneğidir ve daha sonra animasyonlarda ünlülerin karakterleri seslendirmesinin öncüsüdür.

    die hard - serisi aksiyon filmerlerinin çıkış noktasıdır.durmadan izlenebilir..

    death becomes her, ölüm kadına yakışır - bambaşka bir türdür ve gerilim ile komedi bir aradadır.

    oradan pulp fiction gibi bir başyapıta zıplar, ondan color of the night ile seksapelini gösterir, sonra four rooms da bambaşka bir karakter derken

    hoop başka bir başyapıt.. 12 monkeys..

    aa bi tane daha the fifth element..

    the jackal, armageddon filan derken

    the sixth sense..

    (bkz: daha gider bu)
hesabın var mı? giriş yap