düşün ki o bunu okuyor

• serin bir rüyanın hatırınadır çektiğim dünya ağrısı.
• zihnimin taslaklar klasöründe bekleyen bir mektup var sana.
  
  neredeyse her gün parmaklarım klavyeye gidiyor, sonra bir 'an' geliyor ve duruyorum. bu, artık sadece seni değil, ikimizin de zihin mimarisini korumak için alınmış bilinçli bir karar.
  
  aramızda, potansiyeli yüksek ama zamanlaması inatla yanlış bir enerji var. sanki farklı bir evrende başlamış ama bu evrene yanlışlıkla uğramış bir hikaye gibi. ve bu yazılmamış anlaşmayı senin de zımnen onayladığını varsayıyorum. belki de sadece inanmak istediğim budur.
  
  neyse.
  
  sadece bil ki, hayat hangi yola saparsa sapsın, umarım senin için çizilmiş en güzel ihtimali yaşarsın. içtenlikle.
• mary..
  
  hayat bir türküye sığacak kadar kısadır..
  tüm hayatlar hem de..
  zor olan o hayatı, özellikle de son zamanları yaşamaktır..
  bazısı acılar içinde seneler geçirir..
  belki de en kötüsü, acı çeken, sevdiklerine bunu yaşattığı için, yanar, kahrolur içten içe..
  gitmek ister bir an önce..
  o söğüt ağacına.. babasından yadigâr kalan..
  
  sanar mısın ki acılar bununla son bulacak, ya da hayat duracak..
  
  şimdi yaşanacak tüm duygular, tüm yoğunluğu ile.. yarın da.. sonraki günlerde de..
  
  zaman mary, zaman..
  96 baharı gibi..
  kırmızı kamyonetin kasasına binip bir gelincik tarlasında duracaksın.. bir söğüt gölgesinde, annen ve dedeni göreceksin.. birlikte oturmuşlar.. dingin, huzurlu..
• inanılır gibi değil ama yıllar olmuş daha şimdiden. onlarca mezarın arasından geçip, üstünden atlayıp saatlerce seni arayışım sanki dün gibi. geçen onca zamana rağmen hâlâ neredeyse her gün seni anımsar ve her seferinde aynı hüzünle dolar, aynı acıyı hissederim içimde. farklı olmasını da beklemiyordum aslında. dile kolay; on altı yıllık arkadaşlık, dostluk var. neredeyse bir yaşam boyu diyebileceğimiz kadar... bir defasında demiştim sana, annen baban belki ama en çok ben üzülürüm diye. tahmin ettiğimden daha haklı çıkmışım meğerse. yıllar oldu ve hâlâ benden kopan parça aynı tazelikte acıyor, hâlâ en iyi arkadaşsız, sırdaşsız, can dostsuz ve geride kalanım. aptal ve cesaretsiz olanım.
  
  sen bu dünyadan gittin gideli maddi olarak zaten yalnız yaşadığım bu hayatta manevi olarak da tamamıyla yapayalnız kaldım, mutlak yalnızlığın tanımı haline geldim. hayatıma dokunanlar oldu, belki şaşırırsın; ama onlar da nihayetinde döküp gittiler... her ne kadar son zamanlarda neredeyse hiç bir araya gelememiş olsak bile zor zamanında destek gördüğün, hiç korkmadan, utanmadan ve pişman olmayacağını; her seferinde destek göreceğini ya da en azından bunun deneneceğini bilerek her şeyini anlatabildiğin ve sırtını tereddütsüz dönebildiğin; hayatta çoğu insanın belki de hiç sahip olamayacağı o güveni ve samimiyeti bulduğun ve belki de hayatta şanslı olduğun tek noktanın bu olduğu o kişinin artık olmaması benim gibi sıra dışı denebilecek düzeyde dirayetli birisini bile temelden sarstı, belki de yıkmak üzere. zaten çok geç kaldık ve ihtimal kalmadı. ne sen bu berbat hayatı hak etmiştin ne de ben. önce ben terk etmeliydim bu dünyayı ve öyle olacağına fazlasıyla emindim, başka türlü olacağına da hiç inanmadım açıkçası.
  
  herhangi bir konuda seni üzdüysem, bir şeyleri değiştirmek, belki olmasını engellemek için yeterince uğraşmadıysam özür dilerim. her neredeysen umarım huzuru bulmuşsundur ve umarım ben de sonunda bu ebleh var oluştan kurtulur, başka bir boyutta ya da yok olarak huzuru bulurum. (bkz: en yakın arkadaşın ölmesi)
• ulan h… aptalı, 1 senedir umrumda bile değilsin, aklıma bile gelmiyorsun, önceki senelerde de umrumda değildin de bir şekilde bazı sebeplerden maruz kalıyordum sana, her neyse…
  
  seni tamamen unutmuşken, huzurum keyfim yerindeyken bana telegramdan farklı hesaplardan mesajlar atmaya başladın yine. seninle tek kelime bile muhatap olmamak için direkt engelledim hesaplarını. benim boş işlerle uğraşacak zamanım ve boş insanlara tahammülüm yok.
  
  buradan kimlerle konuştuğunu, kiminle buluştuğunu, hangi tarihte nerede buluştuğunu, ne yaptığını biliyorum. böcek gibi bana yalvarıp evlenelim dediğin yıllarda, benim evliliğe karşı olduğumu, evlenmeyi istemediğimi, bir gün mucize bir şekilde fikrim değişir ve evlenmeyi düşünürsem bile evleneceğim kişinin sen olmayacağını sana gerizekalıya anlatır gibi anlattım defalarca.
  
  sana en başından beri bu dürüstlükte olmama rağmen benden ayrılmadın, çirkeflikler yaptın, ihanet ettin, yalan söyledin, yaptığın bütün pislikleri tek tek anlattırma bana! sen “tamam ben başkasıyla evleneyim ama seninle sevişeyim” diyecek kadar aşağılık bir insansın. sen, salt kötü ve yalancı, ikiyüzlü bir insansın. sen bana kadınların %70~80’inin doğasını acı bir şekilde gösterdin. bu yüzden sana teşekkür ederim çünkü senden sonra kendimi hiç bir kadına kullandırmadım. deneyimin bazı konularda zekadan önemli olduğunu öğrendim.
  
  velhasıl, seni burdan son kez uyarıp hesabımı yine kapatacağım çünkü bu bok çukurunu artık kullanmıyorum bile, sadece gündemi takip ediyorum. benimle uğraşma, beni rahatsız etme. benimle uğraşan insanlara neler yaptığımı, ve neler yapma potansiyelim olduğunu biliyorsun, aynı şekilde ne kadar merhametli olduğumu ve efendi gibi duran insana kötülük yapmak yerine unutmaya meyilli olduğumu da biliyorsun. fakat bana bir kez daha mesaj atıp rahatsız edersen, bana yaptığın bütün kötülükleri beynimin arşivinden çıkarıp üzerinden bir geçeceğim bu arşivin, haberin olsun.
  
  ulan bana büyü bile yaptırdın, bunlar kulağıma gelmedi mi sanıyorsun ruh hastası. bir de benim eski sevgilime özenip kendini “kedi”likten “tavşan”lığa terfi etmişsin. tavşan iyidir, bol bol ürer, ama sen üreme, senden değil iyi bir anne, vasat bir anne bile olmaz, o doğuracağın çocuğa acı da böyle bir şey yapma sakın. en son buluştuğun adama senin karakterini, bütün pisliklerini anlatacaktım, vazgeçtim. çünkü ben sen değilim. son kez söylüyorum, bana bir daha bulaşma, gerisi umrumda değil ne bok yiyorsan ye. kimin hayatını, duygularını, huzurunu alt üst edersen et. hadi kal sağlıcakla.
• yatacak yeriniz yok, allah'tan falan da korkmuyorsunuz birbirimizi kandırmayalım, iki kuruş maaş, iki caka için ahiretinizi yaktınız sizden bir cacık olmaz, ananıza babanıza yazık onlar da sizi doğurduğu için vebal altında
  
  bu eser hepinizin, utanmaz, arlanmazsınız, ihanetinize, soysuzluğunuza, nankörlüğünüze siz de şahitsiniz, suratınıza tükürmeye bile değmez sizin
  
  geberdiğiniz günü görmek isterdim ama
• gözlerindeki
  
  ışıldar gözlerindeki ay
  kalbindeki yaralar
  sen bi' düzen bi' bozansın
  yansın ay, güneşten güzelsin
  
  göğsündeki dar
  gençliğindeki anılar
  sen fani bi' bedensin
  lâkin gece aydan da güzelsin
• orospular uyurken seyredilmez.
• aseksüelsin ama bu dünyadan haberin yok tamamen gösteriş peşindesin.
  
  senin ben ta a***€$*^%£
• senin adamlığını kalıbını sikeyim eğer ki bir gün karşıma çıkarsan amına koyacağım senin. kendime denyoyum diyorsun ya ben denyonun allahıyım sikik.
  
  sessizce siktir olup gittiysem o gün sen o gece o yanındaki kıza dua et.