204 entry daha
  • (bkz: #95852387) şuradan devam edelim.

    bina sağlamlık genel bir prosedürdür ve şartları ağırdır. prosedürü fazladır. fazla sayıda numune alınır. raporun nihayete ermesi 3-4 ay sürer. genel olarak süreç şöyle işler.

    çevre şehircilik bakanlığı tarafından lisanslandırılmış kuruluşlar ve bu kuruluşların eğitim almış mühendislerinin bu raporu hazırlama yetkisi vardır. siz vekaletle bu firmaya başvurursunuz, onlar da binanızın kolon ve perdelerinden 6 adet karot numunesi alır, 3-5 kolonun sıvasını sıyırıp demir sayısı, çapı, aralığını ölçer. binanıza zemin etüd çalışması yaptırır. daha sonra yapınızın 3 boyutlu modelini oluşturup verilerle birlikte analiz eder. riskli yapı tespit yönetmeliğine göre bazı şartları sağlamıyorsa yapı riskli yapı olarak tespit edilir. ve tapunuza risklidir şerhi düşülür. bundan sonra binanızı yıktırıp yeniletebilirsiniz anlaştığınız bir inşaat firmasına.

    ama şu durumda aldığım mesajlara bakılırsa insanların derdi inşaat firmasıyla anlaşmak değil yapısının durumunu öğrenmek. bu durumda size tavsiyem, gayri resmi olarak binanızı inceletmeniz. mesela asansör perdesinden bir adet, zemin kattan değil de en üst kattan bir veya iki adet karot numunesi aldırıp binanızın durumunu öğrenebilirsiniz.

    bakın, 2000 öncesi yapıların yüzde 99'u risklidir çıkar. çünkü risklidir demek bugünün şartlarını sağlamıyor demek. elbette 1993 yapımı bir bina riskli çıkacak, yani bugünün şartlarını sağlamayacak. ama burada asıl önemli olan yapınız ayakta zor duran cinsten bir bina mı yoksa eh işte dönemine göre idare eder mi onu belirlemek.

    2500 civarı yapı tespiti yaptım bugüne kadar. çoğu riskli çıktı. ama bazıları gerçekten ayakta zor duruyordu. 1999 depreminde pek çok bina ayakta kaldı çok eski standartlara göre yapılmasına rağmen. yıkılanlar "ayakta zor duran" kategorisindeydi. bu gibi, işi resmiyete dökmeden bilgi sahibi olabilirsiniz. benim kadıköyde bakanlık lisanslı firmam var, şu an insanların binalarından numuneler alıp durumu bildiriyoruz.

    bunun dışında elinizden tek bir şey gelir, eğer deprem sonrası binanızda belirgin, gözle görülür hasar vs oluştu ise belediyeye ihbar edip binayı mühürletebilirsiniz. başka da yapılabilecek bir şey yok. aldığım duyuma göre bağcılar belediyesi 500'den fazla binanın depremde hasar aldığını tespit etmiş. bu binalara yüksek ihtimal mühür vurulacak yahut 6 ay içinde yıkmazsanız elektriği suyu doğalgazı keseceğiz diyecekler. devletin elinden sadece bu gelir.

    tipik karot fotoğrafı
    tipik sıyırma fotoğrafı

    bu konuda cok fazla mesaj aldığım için bir kaç hususa açıklık getirmek istiyorum.

    -birincisi binanız 2001 sonrası ise endişelenmeye gerek yok.

    -ikincisi binanızın demirleri nervürlü demir ise bu binanızın iyi durumda olduğunu gösterir. nervür demek burgu demek. çoğu binada çatı arasında kolonların filizleri görülür. çatınıza çıkıp bakın, filizleri bulma ihtimaliniz yüzde elli. filizler nervürlü ise binanız "ayakta zor duran" cinsten değildir. tipik nervürlü demir resmi.

    -bina temeli depreme karşı korumaz. herkes temele odaklanmış. deprem kolonları keser. depremde yıkılan her binanın temeli sağlam kalır. temel binanın yana yatmasını, yamulmasını önler. yıkılmaya karşı bir etkisi yoktur.

    -bizim bina depremde çok sallandı, az salladı meselesi. depremde az yahut çok sallanmakla bina sağlamlığı/çürüklüğü arasında bir ilişki yoktur. binanızın kütlesi ne kadar büyükse deprem o kadar moment aktarır. küçük binalar az sallanır, büyük binalar çok sallanır. bunu aynı kasise aynı hızla giren biri otomobil diğeri tır olan iki aracın aldığı sarsıntıya benzetebiliriz. tır daha çok sarsılıp zıplayacaktır.

    -bir diğer husus sanırım her binada o binanın çok sağlam olduğunu bilen, ama nasıl bildiğini açıklayamayan bir dayı var. insanların nasıl bu kadar emin olduklarını anlayamıyorum.

    -yüksek katlı rezidans, gökdelen tarzı yapılarda yaşayan insanların çok endişeli olduğunu görüyorum. isterseniz varyapta oturun, isterseniz kiptaşta, isterseniz kartal sahildeki mesalarda... yüksek katlı binalarda sorun olmayacak. dünyanın hiç bir yerinde hiç bir depremde yüksek binalar zarar görmemiştir. çünkü o binalar tamamen olması gerektiği gibi inşa ediliyor ve çok ağır yönetmeliklere tabi tutuluyor.

    -yığma binaların 2-3 kattan fazla olanları çok büyük tehlike altındadır.

    -kaçak kat eklenen binalar, tek seferde inşa edilmeyip 3 kat, sonra üstüne 1 kat, 5 sene sonra 2 kat eklenen binalar tek seferde yekpare inşa edilmediği için depremde bir bütün olarak hareket edemeyip dağılma özelliği gösterir.

    -raylı temel, raylı sistem diye bir şey yok. binalarda ray olmaz. öyle bir algı var, binanın altında ray var, depremde gidip geliyor sanıyor insanlar. o radye temel, yani radyal, yani yayılmış, tüm tabanı kaplayan temel. bir binada radye temel olması o binanın eski nesil bir bina olmadığı anlamına gelir.
72 entry daha
hesabın var mı? giriş yap