106 entry daha
  • gayet başarılı bulduğum bir filmdir.

    ben 8/10 veriyorum.

    buradaki yorumları okuyarak neredeyse izlemeyecektim.

    film sinema görselliği açısından çok başarılı. senaryoda aksamalar var ama akıcı ve sizi koparmıyor.

    jazz müzik sevenlerin bayılacağı bir yapım.

    beklentimin çok üzerinde bir film oldu. bir başyapıt değil ama güzel film.
  • kötü değil fakat gayet ortalama bir film.

    sinematografi güzel. müzikler şahane. ortalama izleyiciyi tavlayacak kadar bariz metaforik bağlantılar var. böylece "boş iş izlemedim, kültürlendim" algısı da yaratıyor. bunlara önem veriyorsanız bu filmi de seversiniz.

    senaryo zayıf. matematiği tam oturtulmamış ve kafası çok karışık bir film. vampirleri kötü tasvir etmek istiyor ama vampir klanının da ezilmiş ve dışlanmışlardan oluşması, filmin varmak istediği sonucu zedeliyor. bir kere vampir klanının başı irlandalı. beyaz amerikanın irlandalılara ne gözle baktığını açıklamaya luzum görmüyorum. klan kucaklayıcı ve herkesi kabul ediyor. zenci, beyaz, uzakdoğulu, irlandalı farketmez. klan için dönüşen herkes onlardan, dönüşen herkes aile. klan dini de kabul etmiyor, ırkı da umursamıyor. hatta vaizoğlan bir yerde dua edince, klanın başı "benim topraklarımı elimden alan adam da bu lafları etmişti" diyor. hatta "sabaha kkk kapınıza dayanıp hepinizi öldürecek zaten, bana katılın, ölmeyin, hep beraber yaşayalım" diyor. ulan böyle kötü mü olur. klan john lennon'u mutluluktan ağlatacak kadar mükemmel bir komünite tasviri. klanın yanında 'iyi karakterler' olarak bildiğimiz siyahlar 'ırkçı' kalıyor. senarist ne yapmak, nereye varmak istemektedir. bu bariz kafa karışıklığını da efendime söyleyeyim hikayeyi zenginleştiren bir unsur olarak sunmak ve pazarlamak istiyorlar. işte bakın, görüyorsunuz, vampir de olsa insan insandıra geliyor muhabbet.

    hikaye akmıyor. ak-mı-yor. bir saati aşkın süre boyunca öyle yavaş bir world building içine giriyoruz ki hafakanlar basıyor. üstelik bu bir saat içinde aşırı karikatürize karakterler ve diyaloglar içinde cringe üstüne cringe yaşıyoruz. çok fazla 'cool karakter' ile tanışıp hepsine ayrı ayrı hayran olmamız bekleniyor. sanki senarist hiçbir emeğine kıyamamış ve hepsini filme katmaya çalışmış gibi duruyor. tek başına delta slim karakterinin diyalogları, hikayenin tonunu anlamamız için gayet yeterliyken üstüne şaman ananın çemkirmeleri ve seks sahnesi, ardından mary'nin çemkirmeleri ve pearline'ın girl boss anı, yok efendim öyle bir para veririm ki karını becertirsin muhabbeti, kamyonete göz kulak olacak kızla yapılan para pazarlığı, götünden kurşunlama olayı vs. inanılmaz bayıyor. o yüzden bu 'vibe'ı sevenler ve o anda, o kültürde ve o müzikte kalmak isteyenler filmi gayet doyurucu bulurken; hikayede bir amaç ve devamlılık arayanlar için ilk bir saat kağnı gibi ağır geçiyor. neredeyse her karakter, büyük ya da küçük farketmez, amansız bir laf sokma yarışında. her karakter sanki o 5 saniyelik viral tik tok videosuna konu olacak o anı kovalıyor gibi. gerçeklik dokusuna müthiş hasar veren, çok amatörce bir hata bu. kanaatimce bu uzuuuuuuuuuun bir saat, filmin en zayıf karnı. hem anlatım, hem de karakter olarak sadeleşmeye çok müsait bir kesit.

    ilk bir saatin bu kadar aksiyonsuz ve bayık geçmesi, filmin sonunda yaşanacak aksiyona dair beklentileri de müthiş arttırıyor. o yüzden sonunda yaşanan vampir saldırısının da bu kadar kısa sürede olup bitmesi, seyirciyi tatmin edemiyor. "e bunun için mi bu kadar bekledik" dedirtiyor.

    kör gözüne parmağım metaforlar; hikayede bir dış sesin devreye girerek bize neyin ne olduğunu açıklaması; parti sahnesindeki hiç olamamış o absürt twerk sahnesi tad kaçırıyor. filmin bir türlü bitememesi de cabası.

    daha az kibir ve daha çok edit ile çok daha derli toplu ve güzel bir iş çıkarılabilirdi. film bu haliyle ancak 6 eder ama ödüllere boğulacağı da bilinen bir gerçek.
hesabın var mı? giriş yap